+90 532 591 57 71
09:00 - 18:00
info@gorkemcan.com

Plaza Dili ve Edebiyatı: Ofis Jargonlarına Giriş 101

Plaza dili ve edebiyatı – Teknoloji ve iletişim dilinin ağırlıklı olarak İngilizce oluşu; “set ettiysek, meeting room’da toplanıp deadline öncesi adamları push edelim.” gibi cümle kalıplarıyla muhatap olmamıza neden olabiliyor.

Bilişim sektörü gibi jargonlu alanlarda duymaya alıştığımız, gündelik hayata çoktan sirayet etmiş bu saçma iletişim metoduna ise “Plaza Dili ve Edebiyatı” denmekte.

Bu tuhaf lisandan son derece rahatsız olan Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı “bu şirkette ‘uydurukça’ konuşan 5 lira cezayı kumbaraya atacak” der ve 2013’te dildeki yozlaşmaya savaş açar:

  • Agile Mindset: Esnek, hızlı adaptasyon sağlayan zihniyet.
  • Antant Kalmak: Uzlaşmak, aynı fikirleri paylaşmak.
  • Assign Etmek: İşleri dağıtmak, birini görevlendirmek.
  • Alignment Sağlamak: Herkesin aynı vizyonda buluşmasını garantilemek.
  • Attach Etmek: Postaya belge veya doküman eklemek.
  • ASAP: “As Soon As Possible” – Mümkün olan en kısa sürede.
  • Ayarlayalım mı bir call?: Konuşma için zaman belirleme.
  • Bandwidth: Zaman & kapasite durumu (Bunun için bandwidth’im yok).
  • Ben onu kendi scope’umda görmüyorum: O iş benim görev alanım değil.
  • Brieflemek: Projeyle ilgili yazılı bilgilendirme.
  • Brain Storming: Beyin fırtınası.
  • Concern: Tereddüt, endişe.
  • Circle’a Almak: Konuyu yeniden masaya yatırmak, ekibi sürece dahil etmek.
  • CClemek: Bir kişiyi e-postada bilgi kısmına eklemek.
  • Charge Etmek: Masrafı tahsil etmek.
  • Clear: Konu anlaşılır mı, anlaştık mı?
  • Confidential: Gizli.
  • Confirm Etmek: Onaylamak.
  • Cross Check: Tekrar kontrol ederek üzerinden geçmek.
  • Dark Side’a Girmek: Olumsuz bir durum, kişi veya ortama girmek.
  • Deadline: Proje veya işin bitiş tarihi.
  • Deck Hazırlamak: PowerPoint sunum dosyası oluşturmak.
  • Deliverable: Teslim edilmesi gereken iş.
  • Deep Dive: Derinlere inelim ve analiz edelim.
  • Discuss Etmek: Tartışıp değerlendirmek.
  • Down Olmak: Motivasyonu düşmek, morali bozulmak.
  • Down the Road: Ucu açık, zamanla yapılması planlanan işler.
  • Excuse: Özür.
  • Farewell: Veda, uğurlama.
  • Finetune Etmek: Son düzenlemeler, ince ayarlar.
  • Focuslanmak: Odaklanmak.
  • Forwardlamak: E-postayı farklı kişiye yönlendirmek.
  • FYI: Bilginize.
  • Gender: Cinsiyet.
  • Growth Mindset: Hatalardan öğrenmeye açık, sürekli gelişen birey kafası.
  • Handle Etmek: Bir iş ya da durumla başa çıkabilmek.
  • Hard Copy: Herhangi bir belgenin çıktı alınmış sunumu.
  • Headquarters: Genel merkez.
  • High Energy: Coşkulu ve gaz dolu sunum yapma hali.
  • Inline Olmak: Fikir ve süreçte anlaşmak.
  • Invitation Göndermek: Davet ya da toplantı talebi göndermek.
  • Joint Venture: Ortak teşebbüs.
  • Kick off Meeting: Proje ya da işin ilk başlangıç toplantısı. Başlama vuruşu.
  • Konsolide Etmek: İşleri toparlamak.
  • KPI: Şirketin hedeflere ulaşma parametresi.
  • Know How: Bilgi ve birikim.
  • Lead Etmek: Liderlik yapmak.
  • Must: Zorunluluk.
  • Off Day: Tatil günü.
  • Off the Record: Kayıt dışı olarak belirtmek.
  • Out of Office: Ofis dışında.
  • Overload: Aşırı yüklü.
  • Overquailifed: İstenenden fazlasına sahip aday yahut çalışan.
  • Onu loop’a alalım: Kişiyi sürece dahil etme.
  • Postpone Etmek: Ertelemek.
  • Pinglemek: “Ben bunu konuştuk diye hatırlıyorum” minvalinde nazik dürtme.
  • Push Etmek: Bitmesi için ittirip zorlamak.
  • Revisit Etmek: Önceden konuşulmuş bir konuyu tekrar değerlendirmek.
  • Rocket Science: Roket bilimi.
  • Road Map: Yol haritası.
  • Soft Copy: Herhangi bir belgenin çevrimiçi paylaşılması.
  • Schedule Etmek: Randevulaşmak, randevu ayarlamak.
  • Slide’lamak: İçeriği sunuma dökmek.
  • Start Vermek: Proje ya da işe başlamak.
  • Stretch Target: Normalin üzerinde, ekstra zor hedef.
  • Support Etmek: Destek vermek.
  • Quarter: Çeyrek (İlk Quarter, İkinci Quarter)
  • Team: Çalışma ve iş arkadaşları.
  • Third Party: Taşeron firma.
  • Timeline: Zamanlama, zamanlamalar.
  • Training: Eğitim.
  • Touch Base Olalım: Kısa bir görüşme yapalım.
  • To do List: Yapılacaklar listesi.
  • Toolbox’ında Ne Var?: Sahip olduğun yazılım, metot veya yöntemlerin tümü.
  • Update Etmek: Yeni veri ve bilgilerle güncellemek.
  • Urgent: Acil
  • Verify Etmek: Doğrulamak
  • Wouv Effect: Heyecanladırıcı, etkileyici sonuç.
  • Wrap up Meeting: Proje ya da işin son kapanış toplantısı.
  • X Generation: 70-80 doğumlular.
  • Year to Date: Yılbaşından bu güne kadar.

Duruma daha ılımlı yaklaşanlar bu durumun Osmanlı dönemindeki saray Osmanlıcası gibi bir şey olduğunda ısrarcı. Bana göre prezentabl ve zaplama kelimelerinin gelmesiyle birlikte görülmeye başlayan dildir. Ne olduysa bunlardan sonra oldu.

Var mı atladığımız ve eklemek istediğiniz bir başlık?

Yorum Yap

Geniş bir eksende yer alan güvenilir iş ortaklarımızla ihtiyaç duyulan her alanda tek elden yetkin çözümler sunuyor, kişi ve kurumlara danışmanlık sağlıyor, rekabet üstünlüğü sağlayacak etkili yol haritalarıyla markanızı en iyi noktaya taşıyoruz.

Takipte Kalalım