Aylardır beklediğiniz yaz tatili, kıç kadar dizanterik bir havuzda debelenmek olmamalı!
Aksıranı-tıksıranı, kıllısı-terlisi ile 40 farklı millet; adına havuz dediğimiz bu kimyasal yığıntının içine giriyor. Burun florasını, deri üzerindeki bakterileri, genital ve idrar yolu akıntılarını saymıyoruz bile.
Hijyen vurgusu ile ilerleyip “havuza girmeyin” ana fikri ile makaleyi bağlayacağız; bu mikrobik yazıyı bitirdiktikten sonra ellerinizi yıkamayı lütfen ihmal etmeyin!
Ve havuzlara fısıldayan adam başlıyor:
Havuz mu Daha Kirli Deniz mi?
Mükemmel dezenfeksiyon sistemlerine sahip otelin ve tatil köyünün en yıldızlısında dahi havuzlar enfeksiyon yuvasıdır. En kirli deniz bile en temiz havuzdan daha az mikrop bulaştırır.
“Havuz öncesi ve sonrası mutlaka duş alınmalı.” denilse de buna emin olun kimse dikkat etmez. Ek olarak saça bone takılması ve ayakların da dezenfektan sudan geçirilmesi de gerekiyor. Üstelik mekanın temizliğine ne kadar dikkat edilirse edilsin klor insan vücuduna zarar veren bir maddedir. İdrar yolu enfeksiyonu, ishal, yara ve genital akıntısı olanların da havuza girmeleri önerilmez ancak bunun da pek takılacak bir kural olmadığı aşikar.
Bir yetişkin duş alarak suya girse dahi 50 metreküp su kirletir. Aynı kişi duş almadan suya girerse ortalama 300 metreküp suyu kirletecektir!
Havuz Yoluyla Bulaşabilecek Hastalıklar Nelerdir?
Emin olun zombi saldırısında dahi daha çok şansınız olacak!
Klora bağlı göz, kulak ve deri enfeksiyonları → mantar, vajinal mantar ve uyuz gibi deri hastalıkları → uçuk → Hepatit A ve E → tifo enfeksiyonları → rota virüsü → ateşli ishal yapan mikroplar → kolibasili → lejyon hastalığı → kolera → havuz sistiti ve konjuktiviti → aşırı sivilcelenme → weil hastalığı → viral menenjit → paratifo → dizanteri. Bir de havuz suyu yutmayı sorun etmeyen hiperaktif çocuk gerçeğimiz var elbet. Mümkünse çocuk ve büyükler için ayrı ayrı hazırlanmış havuzları tercih edilmeli. Kulaklarına tüp takılan çocuklar, kesinlikle havuza girmemeli. Son yıllarda havuzdan bulaşan cinsel hastalıklar oldukça artmış durumda.
(Cryptosporidum-giardia-shigella da var ama bu hastalıkların ne olduğu hakkında en ufak bir bilgim dahi yok!)
Nasıl Korunuruz?
Havuzlara aşıksanız, enfeksiyonlara yakalanmamak için gözlük, vazelinle veya gliserinle yağlanmış tıkaç ve bone ile havuza girmeli, kontak lens kullanıyorsanız öncesinde mutlaka çıkarmalısınız. Havuza girmeden önce mutlaka duş almalı ayaklarınızı antiseptik suyla dezenfekte etmelisiniz. Emin olun bu şekilde açık kalp ameliyatına dahi girebilirsiniz. Elbette bu saydığımız listeye havuzu icat eden adam dahi uymayacaktır!
Kimyasallar havuzda buharlaşır. Ancak kapalı yüzme havuzlarında buharlaşanlar bir yere gidemeyeceğinden deriyle sürekli temas halinde olacak. Hormon bozuklukları ile uğraşmak istemiyorsanız mümkün mertebe açık yüzme havuzlar tercih edilmeli; kirli, yeşil görünümde olan ve yüzeyi köpüklü denizlere girilmemeli. O kadar da deniz misyoneri değiliz görüldüğü üzere..
Temiz Bir Havuz Nasıl Anlaşılır?
Klor kokusunu duymalısınız ancak “aşırı kimyasal kokusu” sorun olabileceğini ve dakikalar içinde organ kaybı yaşayacağınızı gösterir. Şaka bir yana gerçekten bir sorun söz konusudur. Yetkililerden otomatik klorlama sisteminin kullanılıp kullanılmadığını öğrenebilirsiniz. Havuz duvarlarının temizlenip temizlenmediğini, filtrelerin çalışıp çalışmadığı gözle ve kulakla fark edebilmek mümkündür. Yosunlu havuz duvarları, sık karşımıza çıkan ancak fark etmediğimiz bir başka ayrıntı.
Havuzlu bir sitede oturuyorsanız havuz temizlik görevlinizin gereken hassasiyet asla göstermeyeceği konusunda emin olabilirsiniz. İshal mikrobu, suyun en tehlikeli bu halinde günlerce yaşayabilmektedir.
Sonuç:
1 haftalık tatiliniz için 12 ay taksit ödeyecekseniz, daha iyisini hak ettiğinize inanıyoruz. 30 dakikadan fazla kalmamamız gereken havuzlarda saatlerimizi geçiriyor havuz enfeksiyonları ile tanışıyoruz. Bakımını üstlendiğiniz, sadece sizin ve ailenizin kullandığı bir havuz yoksa, her zaman denizi tercih etmelisiniz, altını çizerek bunu öneriyorum.